Bişey’ler
Yan yana geçen saniyeler boyunca ayrılık kokan asfaltlara boyandı her gün takındığım yüzüm.
Yalnızlık kokan entarili teyzeler basa basa geçti üstümden.
Ezilmek hiç bu kadar hoş kokulu olmamıştı.
Ezilmek büyük bir yalnızlıktı...
Yüzyıllardır...
Güneş Kırığı
Erimiş bir tutam güneş kokuyorum
Geçmişten sinmiş,hissediyorum
Estikçe aklımdan ince meltemler
Canlanıyor bir bir kaybettiğim insancıklar.
Şimdi neden çıkıyorlar karşıma
Atmışken tüm yaşanmamışlıkları bir kenara
Yıllar su yüzüne çıkıyor.
Altından püsküren acımasız bakışlar,duygular...
Ah şu kahreden pişmanlık...
ölümlüler
Akıl sır erdiremediğim şu kahrolası ölüm.
Durmadan bulur çocukları, avuç avuç güler yüzlü insancıkları.
Ah şu ölüm, hepimizin oyuncağı.
Geçmeden insanoğlunun elinden kırılmayı bilmez.
Dayanıklıdır bir kalkan gibi sevgiye, merhamete, küçük bir tebessüme...
Ölüm...
Yürüyüş
Bir insan düşledim yıldızlar dolaşırken gözlerimde
Üşümüş, sinmiş kendi içine
Uzun zamandan beri korkulu çıkmazlar halinde.
Adımlarını sıklaştırmak isterken ayağını burkma derdinde
Elleri cebinde dolaşıyor sokak çocuklarını.
Bir sokak başında rastlıyor kendine, çocukluğuna, semanın...
Kendi’nden Sesler
Vermeden savaşımızı nefsimizle
Huzur bulmamaya hüküm giydik
Sorgulamadan gömdük toprağa fikirlerimizi.
Bir gök vardı,bizim
Hepimiz için açardı güneş
Doğurdu tüm yıldızları,ayı
Çok olmadı
Gök taşı yağdı yüreklerimize
Evren olduk
Bilinmez kıldık benliğimizi.
Ah! Tanrım
Hakim olmadan mürekkepten taşan sözcüklere
Romanlar yazmaya...
Yaklaşan Kıyamet
Bitecek olan her şey adına ant içiliyor
Sonu görünmeyen mezarlıklar boyunca diziliyor cümleler.
Ölümden ötesi yokmuş gibi
Düşünmeden kırıyorlar, merhametsizce.
Kendilerinden ödün vermeden uçurum kenarlarında
Hayalleri süslüyor pencere camlarını
Herkesten uzak,benliğinden habersiz
Öylece kavrulur güneşte.
Hayal kırıklıklarından...
Güzelim İnsanlar
Zamanın hükmüne yenilmiş gülüşlerimiz
Eskilerden tanıdık bir sima gibi parlıyor hatıralar
Unutulmaz bir şarkı misali kulaklarımda
Hep çalan
Sonsuz mutluluk veren
Özlendikçe özlemi artan
Ah! şu güzelim insanlar
Durmadan bulsa bizi.
Yüreğimizde dolaşsa tatlı hüzünleri
Kırmazlar onlar
Dökmez yaz...
BİZ
Kederimden gülüyorum
Hıçkıra hıçkıra gökyüzünü delercesine
Durup ansızın bir annenin tebessümünde kayboluyorum
Gamzelerinde gölge yapıp sığınıyorum mağarama
Karanlık,sonu olmayan yollar
Ardımda yüreğimi ürperten derin soluklar.
Ah! Kimlerin çığlığıdır ses olmaya çalışan
Hangi cam kırığının estiği yaralardan...
Bir Çocuk Ektim
Eteklerimin uçları umutla parlar
Kaldırım taşlarından süpürür hüznü
Caddeleri saran tozdandır aşk
Herkes sarhoş,mutlu.
Ve ben,
Bir çocuk ektim gökyüzüne
Maviden ibaret kılınmış
Özgürlük kokan, şiir yüzlü bebeler
Hayat saçıyor ruhlarımıza evvel zamandan beri
Kuş olup kanatlanır yüreğimizde.
Bir...